HAYATINIZIN HANGİ VERSİYONUNDASINIZ?

Hayatınızın binlerce farklı versiyonu olabileceğini hiç düşündünüz mü?

Daha önce düşünmediğim konuyu, Gece Yarısı Kütüphanesi'ni okuduğum zamanlar düşündürdü. Çok farklı bir konuya değinen Matt Haıg hayatlarımızın bambaşka versiyonlarının olduğunu, her seçimin başka bir hayata kapı açtığından başlayarak anlatıyor hikayeyi. Hayatından bıkmış, yaşama nedeni bulamayan ve sonunda intihar eden Nora ile giriyor hayatımıza, düşüncelerimize. Bazı insanların mutsuzluğa neden daha açık olduğunu, neden yaşamdan daha kolay koptuğunu gözümüze nakşederek değil, hayatlara yolculuk yaparken düşündürüyor.

Şu an yaşadığın hayattan mutlu musun?

Ya da yürüdüğün yolun senin yolun olduğuna inanıyor musun?

Hayat karşımıza çocukluktan itibaren seçenekler sunarak devam etmemizi ister. Kimi seçenekler önemlidir bizler için, kimilerine ise düşünmek dahi gerekmez. İşte bu noktada her seçim yeniden şekillendirir başka versiyonunu oluşturur hayatın. Seçtiğimiz meslekten tutun da kahve teklifini kabul ettiğimiz kişi için verilen kararda bambaşka sekillenir hayat. Başka yollar eklenir, başka yol ayrımlarına götürür bizi. Aslında hayatın yaptığı bir şey varsa oda sunmaktır. Seçim ise bize bırakılmış bir olay. Anne - babasının hayallerini gerçekleştirmeye çalışan yada birilerini gururlandırmak için mücadele veren çocukların kendini kanıtlama çabası içinde geçirdikleri yılların sonunda bahsettiğim o mutsuzluğa daha açık, hayattan zevk almayan bireyler doğar. Kendini fark etmeden, keşfetmeden ya da hayallerine bir adım dahi yürüyemeden geçen onlarca yıl. Başkasının hayalini yaşatıp kendi hayallerini öldüren insanların nasıl mutlu olması beklenir?

Yaşadığımız hayat bizim. Doğrularıyla, yanlışlarıyla, pişmanlıklarıyla tamamen bizim hayatımız. Yaptığımız şeyler, yapmak istediklerimiz olmalı. Yürüdüğümüz başkasının adımlarına basarak ilerlediğimiz bir yol değil, kendi açtığımız, bazen zorlanıp, yorululup, düşe kalka da olsa "Benim" diyebildiğimiz bir yol olmalı. Mutsuzluğun da mutlu anların da sahibi sadece kendimiz olmalıyız. Böyle yaşanan hayat boşluklar barındırmaz içinde. Kaybedişler bizim olduğu için yeri nasıl doldurulur biliriz. Verilen karar bize ait olduğundan mutsuz olduğumuzda yanlışın nerede olduğunu anlar, o yanlışı bir kez daha tercih etmeyiz. Kısaca yaşarız. Ne yaşadığımızı biliriz.

Yaşadığımız hayat belki tamamen bize ait olmadı. Belki yolun henüz başında, belki de ortalarındayız. Hiç fark etmez. Hayallerin peşinden gitmek için hiçbir zaman geç değildir. Hayatın tek bir yolu, tek bir seçeneği bulunmaz. Şartlar ancak biz değiştikçe değişir. Bizimle şekillenir. 

Eserin de dediği gibi "Nasıl biteceğini asla bilemezsin. (s.282) Bunun için bile mücadele etmeye değer"

Sümeyye Koç 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

SAHNE SİZİN...