HAYATIMIZA IŞIK TUTAN İNSANLAR 1
Hemen hemen hepimizin bilinen ya da bilinmeyen en az bir hayali var öyle değil mi? Peki hangimiz gerçekleştirmek için hayallerinin peşinden gidiyor? Hangimiz ortaya çıkarma cesaretinde bulunuyor? Çoğumuz için bu düşünceler ve fikirler hayal olarak kalmaya devam ediyor. Ediyor çünkü çevreden duyulabilecek olumsuz yorumlara hazır değiliz. Peki bu ne kadar önemli? Sadece size ait olan düşünceleri tasdiklemeleri gerçekten gerekli mi?
Yazıya başlık olarak "Hayatımıza Işık Tutan İnsanlar" diyorum. Çünkü yaşadıkları zorluklara rağmen mücadele eden, talihsizlikler içerisindeyken dahi hayallerini ertelemeyen örnek kişiler. Bizlere yol gösterecek cesarette hayatlar yaşamış mücadeleci insanlar. Her insanın olgu ve olaylardan çıkarımları farklıdır. Buna bağlı olarak hayatına kattığı artılar ve eksiler de değişir. J.K.Rowling'in birçoğumuzun hayatına katkısı olacağını düşündüğüm hikayesine kısa bir göz gezdirelim.
Joanne karakter ve fiziğine güvenmeyen silik bir çocuktu. Kilolu olduğu için katıldığı tüm spor aktivitelerinde başarısızdı. Arkadaş edinememesi onu içine kapanık biri haline getirmişti. Psikolojisinin bozulmasında ilkokul öğretmeninin de payı vardı. Öğretmeni Morgan öğrencilerini zeka seviyelerine göre oturttuğuna inanıyordu. Joanne onun sıralamasına göre aptallar bölümüne oturmuştu. Joanne bu nedenle okuldan, öğretmeninden ve arkadaşlarından nefret ediyordu. Ergenlik dönemindeki en önemli eylemi "yazmak" oldu. Yalnızlığını ve sorunlarını yazarak unutuyor, kendine ait bir dünya yaratıyordu. Exeter Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun oldu. Üniversite sonrası Sekreterlik yapmaya başladı. Bu iş onu memnun etmediği için kısa süre sonra işi bıraktı. 25 yaşındaydı, işsizdi. Bu bunalımlı dönemde annesini toprağa verdi. Her şeyin üst üste geldiği dönemde, oradan kaçmak için İngilizce Öğretmeni olarak Portekiz'e gitti. Yeniliğin kendine iyi geleceğini düşünüyordu. 1992'de bir Tv muhabiri ile evlendi. Bu evliliğinden bir kızı oldu. Eşi bir süre sonra bambaşka birine dönüşmüştü. Onu darp edip öfke nöbetleri geçiriyor, hayatı yaşanılamaz hale getiriyordu. 1995 yılında eşinden boşandı. Kızıyla tek başına kaldı ve bu dönemde tek geçim kaynağı işsizlik maaşıydı. Hayatını sonlandırmayı düşündüğü zamanları olsa da kızını düşünerek vazgeçti. Yeni bir şehre taşınmanın iyi olacağını düşünerek Edinburgh'a taşınmaya karar verdi. Ve bir tren yolculuğunda iken, zihninde bir karakter yaratmaya başladı. Hayal ettiği karakter ve hikayesini tamamlamak 5 yılını aldı. Edinburgh'a taşındığında sorunları devam ediyordu. Kimse işsizlik maaşıyla geçinen bir anneye ev kiralamak istemiyordu. Bu dönemde sürekli yazıyor, yaşadıklarına duyduğu öfkeyi bu şekilde bastırıyordu. Bir kafede çocuğu yanındaki pusette uyurken çalışarak kitabını tamamladı. Tamamladığı kitabı 12 yayınevine gönderdi. Hiçbirinden olumlu bir yanıt alamadı. Yine de denemeye devam etti. Sonunda olumlu bir yanıt aldı. Küçük bir yayınevi sahibinin kızı Joanne'nin kitabını okudu, çok sevdi. Babasını kitabın basılması için ikna etti. Kitap basıldıktan sonra beklenilmeyen oranda satışı oldu. Bunu hiçbir yayınevi tahmin edememişti. Harry Potter serisi dünyada 400 milyonun üzerinde sattı. Filmleri gişe rekorları kırdı. Tüm bunlar J.K.Rowling'i dolar milyarderi olan ilk kadın yazar yaptı. Joanne'nin gönderdiği kitaplara olumsuz dönüş dahi yapmayan büyük yayınevlerinin pişmanlığını düşünün.
J.K.Rowling, Harvard Üniversitesi'nde yaptığı konuşma şöyledir. " Hayatta bazı başarısızlıklar kaçınılmazdır. Ben feci bir şekilde başarısız olmuştum. Evliliğim kısa sürmüş ve elimde patlamıştı. Yalnız ve işsiz bir anneydim. Bildiğim en büyük başarısızlık bendim. Anladım ki başarısızlık gereksiz olandan kurtulmak demek. Kendime başka biriymiş gibi davranmayı bıraktım ve tüm enerjimi benim için önemli olan o tek işi bitirmeye harcadım. Başarısızlık bana hiçbir yolla öğrenemeyeceğim şeyler öğretti. Dünyamızı değiştirmek için sihre ihtiyacımız yok. İhtiyacımız olan güç zaten içimizde mevcut. Hayat da tıpkı bir hikaye gibidir. Ne kadar uzun olduğu değil, ne kadar iyi olduğu önemlidir. Hayatınızı iyi hale getirmek için elinizden geleni yapın."
Hayatınız boyunca karşılaşacağınız olumsuzluklardan bahsedecek pek çok insan göreceksiniz. Onlardan nasıl yapamayacağınızı, neden mümkün olmadığını dinleyeceksiniz. Fakat bu durum siz izin vermediğiniz sürece hiçbir şeyi değiştirmeyecek. Hayalinizi küçümsemeyin. Ve kimsenin sizi vazgeçirmesine izin vermeyin. Kendinize sorun. Eğer ölseydiniz şuan sizinle birlikte neler ölürdü? Hangi hayaller ? Hangi fikirler ? Hangi güzellikler?
Sümeyye Koç
Yorumlar
Yorum Gönder